16 Mart 2018 Cuma

Cu Chi Tünelleri / Ho Chi Minh City

Bir hafta sürecek Vietnam gezimize başlamadan önce çok heyecanlıydık. Daha önceki Uzakdoğu gezilerimizden dolayı, çok sevdiğimiz farklı bir kültüre ve hayran olduğumuz doğal güzelliklere gittiğimizi biliyorduk ama bu sefer bizi heyecanlandıran bir konu daha vardı. Bu topraklarda yakın tarihimizde yaşanan ve hakkında onlarca kitap yazılan, belgeseller çekilen ve filmler yapılan bir savaşdan söz ediyoruz. Araştırdıkça bizim tarihimizle benzerlikler bulacağınız bir direniş. Önce Fransızlar gelmiş, sonra Japonlar gelmiş ve en sonunda da tüm haşmeti ile Amerikalılar gelmiş ama hepsi de geldikleri gibi gitmiş yani Anadolu toprakları gibi bu topraklar da teslim alınamamış.
Savaşı kısaca özetlersek; Rusya ve Çin'i arkasına alan Kuzey Vietnam'ı ve sosyalist rejimin yayılmasını durdurmak maksadı ile Güney Vietnam'a gelen ABD arasında geçen bir savaş. Savaşta en önemli kırılma noktası, ormanlık alanda yeraltındaki tünellerde yaşayan Vietkong gerillaları ile ABD ordusu arasındaki mücadele oluyor. 1960'lı yıllarda Fransız işgaline karşı başlayan tünel kazma çalışmaları, ABD ile savaşta daha da hızlanıyor ve 25 yılda toplam uzunluğu 250 km.yi buluyor. Tam bir mühendislik harikası olan Cu Chi Tünelleri 3 katmandan oluşuyor. 1. kat yerin 3 metre, 2. kat 6 metre ve 3. kat 8 metre altında. Aralarda ise 1,5 metre yüksekliğinde, 3 metreye 4 metre büyüklüğünde, mutfak, atölye, yatakhane ve başka maksatlarla kullanılan odalar yer alıyor. Su basmasına karşı baraj sistemleri, gaz verilmesine karşı katmanlar yapılmış ve havalandırma bacaları karınca yuvalarının içine gizlenmiş. Tünelleri bir türlü tespit edemeyen ABD askerleri, karargah binalarını da bu tünellerin üstüne kurduklarını, gece yarısı karargah içinde öldürülen askerleri ile çok geç anlamışlar. Tünel girişleri ve tünel içi o kadar dar tutulmuş ki ABD askerlerinin buralara girmesi mümkün olmamış. Gönüllü 100 Asyalı askerden oluşan bir "tünel faresi" birliği kurulmuş ama bununla da bir sonuç alınamamış. Savaş uçakları, tanklar ile bölge çok ağır bombalanmış ve çok zehirli portakal gazı kullanılmış ama bunlardan da bir sonuç alınamamış. Savaş bölgesinden ABD ve Batı Dünyası'na yapılan yayınlarda savaşın acı görüntüleri infial yaratıyor ve savaş karşıtı büyük gösteriler yapılıyor. Bu baskılara uzun süre dayanamayan ABD, askerlerini çekme kararı alıyor. O zamana kadar da büyük kayıplar veren ABD için aslında her şey bitmiyor. Sağ kalan ve ülkelerine dönen askerler, Vietnam'da yaşadıklarına rağmen kendi halklarının da nefreti ile travma yaşıyorlar. Bunun sonucu psikolojik sorunlar, kabus görmeler, madde bağımlılığı ve intiharlar ile savaş etkisini bir süre ABD topraklarında da sürdürüyor
Savaşın gidişatını değiştiren Cu Chi Tünelleri (Cu Chi Tunnels) , Saygon yani Ho Chi Minh City'e 70 km. ve bir saatlik sürüş mesafesinde. Biz bölgeye turumuz ile ulaşıyoruz. Buraya bir çok yolla ulaşabilirsiniz. Tur şirketleri ile 4-10 dolar arası pazarlıkla gelebilirsiniz. Yarım günlük bu turlarda sizi kahvaltı sonrası otelinizden alıyorlar ve tur sonrası otelinize bırakıyorlar. Otobüs ile ulaşmak için önce Ben Tanh Market'ten 13 no.lu otobüs ile Cu Chi Bus Station ve oradan 79 no.lu otobüs ile de Cu Chi Tunnel. Tünelleri gezmek için iki giriş var, Ben Dinh Tunnel ya da Ben Duoc Tunnel. İstediğinizde inip biletinizi alıp gezebilirsiniz. Turistler genelde Ben Duoc Tunnel'i kullanıyor. Bölgeye ulaştığınızda önce 110.000 dong ödeyerek biletinizi alıyorsunuz ve bir tünelden geçiş yapıyorsunuz ve ormanın içerisindesiniz.


Burada sizleri çok güzel yönlendiriyor ve rehberlik yapıyorlar. Tünel girişinde isterseniz kendinizi deniyorsunuz, buna turistler bayılıyor. Kapak örtüldüğünde gizlemenin ne kadar başarılı olduğunu görüyorsunuz.



Tuzaklama sistemlerinde ise düşmanı öldürmekten ziyade yaralamanın ve saf dışı bırakmanın esas olduğunu anlıyorsunuz. Her şey düşmana kafayı yedirmek üzerine kurgulanmış.


Atölyelerde düşmandan ele geçirilenlerin tekrar düşmana karşı nasıl kullanıldığını görüyorsunuz. Ayakkabılarını resmen araba lastiğinden yaptıklarını, bunun sessizliği sağladığını ve zaman zaman ters giyerekte düşman askerini ters yöne takipe gönderdiklerini öğreniyoruz. İsterseniz hediyelik olarak satın alabiliyorsunuz.


Tahrip olmuş ABD tankı ve bombalamalar sonucu oluşmuş çukurlar aynen korunmuş.



Gerillaların yaşamları ve giydikleri kıyafetleri maketler ile anlatmışlar. Boyunlarındaki şalların kanamalı yaralanmalarda kanamayı durdurmak için kullandıklarını öğreniyoruz.



Dinlenmek için bir mola yeri yapılmış ve yan tarafına da atış poligonu yapmışlar. İsterseniz mermi ücretini ödeyerek atış yapıyorsunuz, biz burada değil ama yaklaşık 20 metre uzunluğunda dar bir tünelde kendimizi denedik, internette okuduğumuz kapalı yer korkusu olan girmesin denilen yazıların biraz abartılı olduğunu söyleyebiliriz.


Gezi sonrası bir alanda oturuyorsunuz ve size gerillaların beslendikleri haşlanmış tapioca ikram ediliyor. Ağaç kökü olduğunu tahmin ettiğimiz bu yiyeceği de genelde kimse yemiyor ama biz bundan da mahrum kalmayalım diyerek yiyoruz. Çıkışta Ho amcanın büstü ve hissettiklerinizi yazmanız içinde bir anı defteri koymuşlar ama bizim gözümüz ABD'li büyük bir kola firmasının reklamına takılıyor. Hayat böyle bir şey demekki diyoruz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder