26 Ocak 2017 Perşembe

Manastır (Bitola)

Şehrin Makedonca orijinal ismi, Bitola, Osmanlı ile beraber Manastır, muhtemel bizden etkilenerek Arnavutlara göre Manastiri. Ülkenin, yaklaşık 100 bin nüfusu ile, ikinci büyük şehri. Ne nüfusunun fazlalığı ne de görülecek yerleri şehri turistik bir cazibe merkezi yapmaya yetmiyor ama bu durum biz Türkler için geçerli değil elbette. Selanik'i gezerken hissettiğimiz ne ise Manastır'ı gezerken de hissettiğimiz aynısı. Burada atalarımızın izleri dışında bize duygu yoğunluğu yaşatan, şehrin buram buram Mustafa Kemal Atatürk kokması. Bu maneviyatı Atatürk'ün askeri olarak biz de yaşadık. Bizim için Manastır demek Atatürk demektir.

Şehre ulaşım: Ülkemizden Manastır'a direkt uçuş bulunmuyor, bu nedenle uçak ile ulaşmak istiyorsanız, başkent Üsküp'e uçmanız gerekiyor. Buradan Manastır'a otobüs, tren veya araç kiralayarak gidebilirsiniz. Üsküp Manastır arası karayolu ile yaklaşık 170 km. olup, bu mesafeyi araç kiralarsanız 2.30 saatte, otobüs ile giderseniz yaklaşık 3.30 saatte alabilirsiniz. Tren ile de ulaşım yine yaklaşık 3.30 saat sürmektedir. Uçak yerine ülkemizden otobüs ile de direkt Üsküp'e gidebilir ve yine yukarıda yazdığımız alternatifleri kullanarak Manastır'a ulaşabilirsiniz ve elbette bir diğer alternatifiniz özel aracınız ile bir çok Balkan ülkesini de göreceğiniz bir balkan turuna çıkmak olabilir. Buraya kadar gelmişken, 70 km. mesafede bulunan Ohri'yi de listenize dahil edebilirsiniz. Şehir merkezinde araca ihtiyaç duyacağınızı sanmıyoruz çünkü görülecek yerler aşağı yukarı yürüme mesafesinde.

Gezilecek yerler: Büyük bir Balkan gezisi yaparken planımızda olan tüm şehirlerde amacımız turistik gezi idi ancak Selanik ve Manastır söz konusu olunca, şehir ikinci planda kaldı. Manastır'a gelince ilk gittiğimiz yer elbette Atamızın 1896-1898 yıllarında öğrenim gördüğü Manastır Askeri İdadisi (Manastır Askeri Lisesi) oldu. Günümüzde müze olarak kullanılan Manastır Askeri İdadisi'nin 2. katı Atamızın anı odası olarak kullanılıyor. Burada çok sayıda anıyı inceleyip, video izleyebiliyorsunuz. Belki en ilgi çeken ise, Rum kızı Eleni Karinte'nin atamıza duyduğu aşkın ve bu aşkın yasak aşk olarak kaldığının belgesi olan mektubun duvardaki orjinali. Hikayeyi biraz özetleyelim; Mustafa Kemal ve Eleni birbirlerine aşık oluyorlar ama bu sevdadan aslında bir yasak aşk doğuyor çünkü bu aşka Eleni'nin babası karşı koyuyor ve kızını eve kapatıyor. Bu aşka Zübeyde annemizin de pek sıcak bakmadığını biliyoruz. Eleni'nin babası bir süre sonra Eleni'yi Yunanistan'ın Makedonya kesiminde bulunan bir kasaba olan Florina'ya götürüyor ve birbirlerini bir daha görmek kısmet olmuyor. 
İşte o mektup...

''Çok seneler geçti, ben halen her gün senden haber bekliyorum. Herhangi bir zamanda mektubumu alırsan, beni hatırla. Kağıttaki gözyaşlarımı görebileceksin. Yıllar ve olaylar geçiyor, seninle ilgili çok şeyler konuşuluyor. Mektubumu okurken, başka kadını seviyorsan, mektubumu yırt. Manastırlı Eleni Karinte, bir gün tanıdığı ve aşık olduğu adama bütün ömrünü harcamıştır. Benim seni sevdiğim kadar, o kadını o kadar çok seviyorsan, kendisine hiçbir şey söyleme, senin kadar mutlu olmasını diliyorum. Fakat, balkondaki kızı hatırlıyorsan ve başkasını sevmiyorsan, seni beklediğimi ve ömrüm boyunca bekleyeceğimi bilmeni istiyorum. Döneceğini, beni unutmayacağını biliyorum. Babam vefat etti. Beni senden ayırdığından tam bir yıl geçti, beni eve kapattı ve bir ay çıkmama izin vermedi. Ağladım, biliyorum ki tüm kilitleri ve hapisleri boşuna harcadı. Beni evlendirecekleri adamı sadece bir kez gördüm ve kendisi bana onu sevebileceğimi söyledi. Ben kendisine, ''Hayır, ben sadece ilk aşkımı seviyorum'' dedim. Babam beni hiçbir zaman affetmedi ve ben de kendisini affetmedim. O zamanlardaki gibi genç ve güzel değilim. Ebediyen seni seven ve bekleyen, Eleni Karinte'n.''


Manastır Askeri İdadisi'nden çıktıktan sonra, 910 metre uzunluğunda olan, şehrin en popüler ve trafiğe kapalı Şirok Sokak, Manastır'ın kalbidir. Magnolia Meydanı'ndan Şehir Parkı'na kadar uzanır ki Eleni'nin evi de dahil, görülecek yerler de bu sokakta veya civarında bulunmaktadır.


Görülecek yerler özetle; Eleni'nin Evi, Saat Kulesi, Yeni Camii, Eski Çarşı, HSaint Demetrius Kilisesi, Pelister Milli Parkı...Kısacası buralar, her 10 Kasım'da çalınan "Manastır'ın ortasında var bir çeşme, Manastır'ın kızları hepsi de seçme" türküsünün yazıldığı yerler.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder